Ana Sayfa Arama
Keşan’ın altın değeri: Siğilli bamyası tarladan sofraya alın teriyle geliyor
EDİRNE (İHA) – Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı köylerde yetiştirilen ve özgün yapısıyla dikkat çeken Siğilli bamyası, coğrafi işaretli ürünler arasında yer alarak sofralardaki yerini koruyor. Zorlu ve tamamen insan gücüne dayalı üretim süreciyle elde edilen bu özel bamya, üreticilerin alın teriyle tarladan pazara ulaşıyor.
Keşan Ticaret ve Sanayi Odası tarafından 26 Aralık 2019 tarihinde yapılan başvurunun ardından, Siğilli bamyası 7 Aralık 2020 tarihinde 617 tescil numarasıyla coğrafi işaret alarak tescillendi. Siğilli, Türkmen, Kılıçköy, Boztepe, Şabanmera, Karlıköy, Kızkapan ve Karahisar köylerinde yaygın olarak yetiştirilen ürün, Sultani bamya çeşidinden elde ediliyor.
Ortalama 1,5 ile 3 santimetre uzunluğunda elle toplanan bamya, iki günde bir hasat ediliyor. Dönüm başına her toplamada 10–15 kilogram ürün elde ediliyor. Tarlada hiçbir tarım makinesi kullanılmadan tamamen insan gücüyle toplanan ürün, yerel pazarlarda ve şehir dışına gönderilerek tüketiciyle buluşuyor. Tamamen doğal yöntemlerle yetiştirilen, gübre ve sulama kullanılmadan sadece yağmur suyuyla büyüyen Siğilli bamyası, yüksek fiyatına rağmen tüketiciden yoğun ilgi görüyor. Keşanlı üreticiler için önemli bir gelir kaynağı olmaya devam ediyor.
Siğilli bamyası, koyu yeşil rengi, düzgün beşgen yapısı, tüysüz yüzeyi, küçük çekirdekleri ve sulama gerektirmemesi gibi özellikleriyle diğer bamya çeşitlerinden ayrılıyor. Kumlu ve tınlı toprak yapısıyla Keşan bölgesi, az yağışlı iklim şartlarıyla bamya üretimi için uygun bir ortam sunuyor.

Üretici sabah 6’da mesaiye başlıyor
Üretici Serdar Keçici, sabahın erken saatlerinden akşam saatlerine kadar süren yoğun çalışmaya dikkat çekerek, "Sıcağın altında sabah 6’da başlıyoruz, akşam 4-5’e kadar bamya topluyoruz. Domates gibi değil, tek tek toplanıyor. Tarlada fiyat 120-130 TL, pazarda 200-250 TL’ye satılıyor. İstanbul’a, Ankara’ya bile Keşan Siğilli bamyası olarak gönderiliyor" dedi.

"Gençler bu işi yapmak istemiyor"
Üretici Eylem Yotas ise işin zorluğuna vurgu yaparak, "Gündüz topluyoruz, gece çiçeğini ayırıyoruz. Ertesi gün pazara götürüyoruz. Gençler bu işi yapmak istemiyor. Kızım sabah ağlaya ağlaya geliyor. Bu yıl verim de düşük, zor bir sezon geçiriyoruz" ifadelerini kullandı.

Yevmiyecilerin elleri yara içinde
Tarlada çalışan yevmiyeci Binnaz Kuru ise yaşadıkları zorlukları ifade ederek, "Bin TL kazanıyoruz ama yetmiyor. Ellerimiz yara oluyor, kaşınıyoruz. Gömlek giyecek halimiz yok, bantlarla çalışıyoruz. Bu bamya çok özel. Susuz yetişiyor, sadece böceklenmeye karşı ilaçlama yapılıyor. İzmir bamyasından farklı, bizimki doğal ve lezzetli" dedi.
Bir diğer işçi İpek Şirin de, "Sıcağın altında tek tek toplanıyor, gece ayıklanıyor. Kolay değil. Tezgâha gelene kadar çok zahmet çekiliyor. Daha iyi şartlar hak ediyoruz" diyerek emeğe dikkat çekti.

İhlas Haber Ajanası
İhlas Haber Ajanası

Fenoreporter’deki bu bölümde, İhlas Haber Ajansı (İHA) tarafından sağlanan haberler, herhangi bir editoryal müdahale olmaksızın doğrudan ajans kanallarından iletildiği şekliyle yayınlanmaktadır. Bu alanda yer alan tüm haberlerin hukuki sorumluluğu, haberi ileten ajanslara aittir.